Kitap Okuyamıyorum, Bitiremiyorum. Neden?

Bana koçluk için gelenlerden en sık duyduğum bir kaç şeyden biri; ‘Kitap okuyamıyorum, 5-10 sayfasını okuyup bir kenara atıyorum’ diyenlerden misiniz?
Gelin bunun nedenini inceleyelim.
Öncelikle bu sorunun insanların %90′ında olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum.
Bir kitapçıya gittiniz ve kitapçıda yüzlerce veya binlerce kitap var ama siz roman veya psikoloji kitabı ya da başka bir kitap aldınız, neden?
Çünkü kitap ya ilginizi çekti (başlığı vs.) ya da birisi bu kitabı size önermişti. (arkadaş, dergi, tv vs.)
Yani o kadar kitap içinden almanızın sebebi, o kitabın ilginizi çekmesiydi. Arkadaşınız bile önerse, ilginizi çekmediği sürece o kitabı almazsınız değil mi?
Yani o kadar kitap içinden onu almanızın sebebi ilginizi çekmesi. Fakat çoğu kitabın içeriği başlığı kadar ilgi çekici değildir, bu yüzden kitabı aldınız ve bir kaç sayfa okuyup bir kenara koydunuz. (attınız) Neden? Çünkü ilginizi çekmedi.
Ben geçen gün Joe Vitale’in Satın Alma Transları kitabını aldım, başlığı bana ilgi çekici gelmişti. 10 sayfa filan okudum ve sıkılmaya başladım, çünkü kitap gereksiz tekrarlar ve sürekli ana konudan uzaklaşan paragraflarla doluydu. Ben de kitabı kapattım ve o gün bugündür bir daha açmadım.
Her kitap yazan adam güzel yazacak diye bir şey yok. Ve durup dururken kendimizde sorun üretmemeliyiz. Kitabı beğenmemişseniz, içeriği sıkıcı ise okumazsınız bu kadar basit. Gidin ve içeriği ilginizi çekecek başka kitaplar bulun. Dünya kitap kaynıyor ve internette istemediğiniz kadar kaynak, yazı var.
Web karmaşasından kaybolmamak için beğendiğiniz sitelere abone olun veya onları sık kullanılanlara ekleyin. Böylece yazı yazdıkları zaman haberiniz olur.
Google Chrome tarayıcısının bir özelliği var, Google Chrome’a gmail üyeliğinizle giriş yaptığınızda hangi bilgisayardan girerseniz girin sık kullanılanlara eklediğiniz ve indirdiğiniz eklentiler yüklü çıkıyor. Zaten bütün web bizim işlerimizi kolaylaştırmak ve ilgimizi çekmek için çalışıyor. Geçen gün bir haber sitesi sırf insanların ilgisini çekmek için benim hakkımda haber yapmış ve sanki benimle konuşmuşlar gibi sunmuş. Gerisini siz düşünün.
Peki sevmediğimiz ama okumak zorunda olduğumuz kitapları ne yapacağız?
Evet, bazen işimiz dolayısıyla bir kitabı okumak mecburiyetinde kalıyoruz. Mesela benim okuduğum bir psikanaliz kitabı var ve kitap o kadar ağır bir dille yazılmış ki her paragrafda burada ne demek istemiş diye uzun uzun düşünmek gerekiyor.
İşte bu tür durumlarda olayı (zorunluluğu) eğlenceli hale getirmek durumundayız. Yoksa o kitap bitmez. Mesela ben ne yapıyorum anlatayım. Benim alanımla ilgili olan arkadaşlarımı çay sohbetine davet ediyorum, 2 saat bu kitaptan paragraflar okuyup ne anlatılmak istendiği üzerine tartışşıyoruz. Ve herkesten çok değişik yorumlar ve kendi hayatlarından örnekler çıkıyor. Günün sonunda hem kitabı okumuş oluyoruz, hem eğleniyoruz hem de yeni bilgiler öğrenip kendimizi geliştiriyoruz.
Benim şimdilik bulduğum yol bu, yaratıcılığınızı kullanıp daha eğlenceli yollar bulabilirsiniz elbet.
Yazıdan sıkılmamanız için daha fazla uzatmıyorum.
Kendinize iyi bakın, Hakan MENGÜÇ

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Sayfalar

Popüler Yayınlar